E-ticaret devasa bir iş sektörüdür ve istikrarlı bir hızla büyümektedir. E-ticaret satışlarının 2022 sonunda neredeyse önceki yılın iki katına çıkarak 2,6 trilyon dolara ulaşması bekleniyor.
İşinizi geliştirmenin birçok yolu olduğu gibi sizi daha başarılı olmaktan alıkoyan birçok e-ticaret hatası da var! Dolayısıyla, bu sektörde başarılı olmak istiyorsanız çoğu şirketin çevrimiçi mağazasını kurarken yaptığı en önemli hataları da bilmeniz ve diğer girişimcilerin e-ticaret yolculuklarında yaptıkları yaygın hatalardan kaçınarak kendinizi başarıya hazırlamanız önemlidir.
Bu blog yazısında hangi hatalardan kaçınmanız gerektiğini ve e-ticaret başarısı için işletmenizi nasıl hazırlayacağınızı öğreneceksiniz. İşte sizler için derlediğimiz online işletmenize ve ilerlemenize ciddi zarar verebilecek bazı yaygın hataların kapsamlı bir listesi...
#1: YANLIŞ PLATFORM / SATIŞ KANALI SEÇMEK
Hepsinden önce, ürünlerinizi sergileyeceğiniz platform, dijitaldeki varlığınızın temelini oluşturur. Mağazanızın performansına, erişimine, çekiciliğine, tasarımına ve başarısına karar veren, platformdur. Dolayısıyla bu tercih, başlangıç için oldukça önemlidir. Artık, çevrimiçi olarak kullanılabilen e-ticaret hizmetlerinin çoğu, bir satır kod yazmak zorunda kalmadan işlevsel web siteleri oluşturmanıza olanak tanımaktadır. Ancak, bazı temel kodlama becerileri gerektiren, daha farklı amaçlara hizmet edebilen alternatifler de bulunmaktadır. Gereksinimlerinize en uygun bir satış kanalı seçin. Bu kanal Ideasoft, Shopify, Wix gibi popüler bir e-ticaret altyapısı da olabilir; Trendyol, Hepsiburada, Amazon gibi bir pazaryeri de. Her ikisini de kullanarak kanallarınızı çeşitlendirmek en iyi alternatif de olabilir :)
#2: MALİYETLİ HATALAR YAPMAK
İsteyeceğiniz son şey, markanızın ve işinizin büyümesini sınırlayan, mevcut sistemlerinizle entegre olmayan veya istediğiniz düzeyde kontrol ve özelleştirme sunmayan bir satış platformu seçmek olsa gerek. Çünkü bu kritik hata, platformunuzu güncellemek veya tamamen farklı bir platforma geçmek için daha fazla zaman, para ve enerji harcamak zorunda kalmanız anlamına gelebilir.
Sopyo, tüm satış kanallarınızı sadece tek bir ekran üzerinden yönetebileceğiniz bir entegrasyon çözümü olarak, e-ticaret süreçlerinizi kolaylaştırmaktadır. 50+ entegrasyon çözümü ile satış kanallarınızın her zaman bir alternatifi olur. Birinde sorun yaşasanız dahi, ürünleriniz diğer kanallarda satışa açık olacak ve ürün, stok, fiyat, sipariş yönetimi gibi tüm e-ticaret operasyonlarınız hızla yönetilebilecektir.
Çevrimiçi işiniz için doğru e-ticaret platformunu seçerken zaman ayırdığınızdan emin olmanızı, işleriniz büyümeden önce işletmenize en uygun bir entegrasyon firmasıyla süreçlerinizi kolaylaştırmanızı tavsiye ederiz.
#3: MARKANIN BİR LOGOSU OLMAMASI
Doğru platformu seçtikten ve satış kanalınızı kendinize göre geliştirdikten sonraki adım, markanın dijital kimliğini oluşturmaktır. Alan adı ve barındırma hizmeti gibi dijital varlıklarınızın çekiciliğini artıran parametreler bir yere kadardır. Çoğu e-ticaret sitesi, hepsi olmasa da, daha iyi görünürlük ve imaj için marka isimleri ile birlikte benzersiz bir logoya sahiptir. Bir logo, genellikle herhangi bir ziyaretçinin web siteniz hakkında fark ettiği ve akıllarında kalıcı bir izlenim yaratan ilk detay olabilir. Popüler inanışın aksine, tasarım gözünüz varsa tasarım programları ya da logo oluşturabileceğiniz hazır çevrimiçi siteleri değerlendirebilirsiniz. Bu konu ile ilgili hiçbir yetiniz yoksa da muhakkak profesyonel bir destek almanızı tavsiye ederiz.
Unutmayın, logo markanızın kimlik fotoğrafıdır. Güçlü bir marka kimliğine sahip olmak, müşteri sadakatini ve marka bilinirliği potansiyelini artıracaktır.
#4: ÜRÜN KATALOĞUNU BİLİNÇSİZCE HAZIRLAMAK
Ürün kataloğu hazırlamak, e-ticaretteki tüm listeleme süreçlerinin ilk adımıdır. Bu adımda yapacağınız bir hata, sizi ve işletmenizi yoracak eforlar sarf etmenize neden olabilir.
Öncelikle, satış kanalınızın ürün listeleme şablonunu edinmeniz ve zorunlu olan -detaylıca doldurmanız çok daha faydalı olacaktır- alanları muhakkak ürün kataloğunuza eklemeniz gerekmektedir. Ürününüzün başlığını yaratmak, stok kodunu ve varsa barkodunu -globalde satış yapmak gibi bir hedefiniz varsa ürünlerinizin barkod kodunun muhakkak olması gerektiğini unutmayın!- oluşturmak, fiyatlandırmasını yapmak, detaylı açıklamaları ve görsellerini eklemek gibi süreçler, markanızı rakiplerden ayıran en temel parametrelerdir. Dolayısıyla daha yolun başındayken bu süreçleri sağlıklı bir şekilde tamamlamak, sonraki adımlarınızdaki verimliliği de artıracaktır.
#5: HEDEF KİTLEYİ YANLIŞ TANIMLAMAK
Satış kanallarınız hazır, ürünleriniz hazır - daha fazla neye ihtiyacınız olabilir?
Bir işletme sahibinin yapabileceği en büyük hatalardan biri, hedef kitlesini net bir şekilde tanımlamamak ve onları neyin harekete geçirdiğini anlamak için zaman ayırmamaktır.
Aşağıdaki cümleleri değerlendirerek hedef kitlenizi belirleyebilirsiniz:
Hedef kitlenizin ürününüze gerçekten ihtiyacı vardır.
Kataloğunuzu hedef kitlenizin anlayacağı dilde nasıl ileteceğinizi biliyorsunuzdur.
Hedef kitlenizi öne ve merkeze koyan bir pazarlama stratejisi geliştirebilirsiniz.
Hedef kitlenizi tanımlamak ve anlamak, onlarla daha kolay etkileşime girmenize ve onları tekrar tekrar satın almaya teşvik eden bir marka mesajı yaratmanıza yardımcı olacaktır.
İdeal müşterilerinizi belirlemek için ise aşağıdaki maddelere dikkat edebilirsiniz:
Müşterilerinizin zayıf noktalarını belirlemek
Geçmişte hangi çözümleri denediklerini (ve neden işe yaramadıklarını) öğrenmek
Hangi değerlerin onlar için önemli olduğunu bilmek
Çevrimiçi içerikle nerede ve nasıl etkileşim kurduklarını bulmak
Onlarda ne tür bir dilin yankılandığını test etmek
Ürünlerinizin onlar için hangi sorunları çözdüğünü ele almak
Bu bilgilerle, ürünlerinizi doğru kişilerin önüne çıkarmak ve ürünlerinizin rakiplerinizden neden farklı olduğunu anlatmak için daha iyi bir konumda olacaksınız.
#6: HERHANGİ BİR SOSYAL KANITIN OLMAMASI
Sadece bir web mağazası oluşturmak yeterli değildir. Tüm süreçler tamamlandıktan sonra mağazanızın dijital varlığının yaygınlaşabilmesi için tanıtımını da yapmanız gerekir. Bu doğrultuda sosyal medya ağları, markanızla ilgili söylemleri yaymak için harika bir çözümdür. Burada sadece daha fazla kişiye ulaşmakla kalmaz, aynı zamanda piyasada hakim olan trend konular ve temalar hakkında da fikir edinebilirsiniz.
Sosyal kanıt, insanların belirli bir durum için doğru davranışı yansıtmak amacıyla başkalarının eylemlerini üstlendiği psikolojik bir olgudur. "Çoğunlukla sürü etkisi" olarak da bilinir ve müşterileri ürün ya da hizmetinizi satın almaya ikna etmek için kullanılabilir.
Kullanıcı deneyimi araştırması, iyi bir sosyal kanıtın önemini kanıtlamıştır. Satış kanalınıza değerlendirme ve yorumlar eklemek, daha fazla potansiyel müşteriyi mağazanızı ziyaret etmeye teşvik edecektir.
#7: TOPLULUK OLUŞTURMAMAK
Tam da sosyal kanıt oluşturmakla ilintili olarak; bir topluluk oluşturmak, e-ticaretin en önemli parçalarından biridir. Sadık bir müşteri tabanı olmadan, gelir hedeflerinize ulaşamayabilir ve hatta işinizi uzun vadeye taşıyamayabilirsiniz.
Bir topluluk oluşturmak, aynı zamanda kötü ürün seçimi ve insanların markanızla ilgili deneyimlerinden ne istedikleri konusunda yeterli geri bildirim almamasından kaynaklanabilecek müşteri hizmetleri sorunları gibi yaygın tuzaklardan kaçınmanıza da yardımcı olacaktır.
Güçlü bir çevrimiçi varlık oluşturmanın en iyi yolu, kullanıcıların başkalarıyla paylaşmaya değer bir şeyleri olması için ilgi çekici içerikler kullanmaktır. Bunu işletmenizin sosyal medya hesaplarında değerli bilgiler sunarak siz de yapabilirsiniz.
#8: REKLAM & PAZARLAMA ÇALIŞMASI YAPMAMAK
Potansiyel satışlar, hedef kitlenize ulaşmak, müşterilerinizin önüne çıkmak gibi hedefler, özellikle söz konusu dijital olduğunda, harika bir şansınız yoksa :) kendiliğinden olabilecek başarılar değildir. Dolayısıyla mağazanızı açıp müşteri gelmesini beklemek tabiri caizse hayal ürünüdür. "Rakipleriniz varken neden sizi seçsinler?" sorusunun cevabını iyice özümseyip markanızı potansiyel müşterilerinizle buluşturmak için pazarlama ve reklam faaliyetlerinin gücünden faydalanmanız gerekir.
Reklam, markanızı yeni müşterilerin önüne çıkarmanın harika bir yoludur. Yeni müşterilere ulaşmanın en fiyat/fayda dengeli yolu da olabilir. Sesli aramalar, e-posta gönderimleri, sosyal medya reklamları (Facebook, Instagram, Youtube gibi), arama motoru (Google, Yandex, Bing gibi) reklamları, SEO optimizasyonları, özel kampanya içerikleri vb. çalışmalar, dijital varlığınızın parçaları olarak önemsemeniz gereken yöntemlerdir ve kitleleri önemli düzeyde yönlendirme potansiyeline sahiptir. Potansiyel müşterilerle ilişkiler kurmanın kolay bir yöntemini arıyorsanız, yolunuz reklam çalışmaları yapmaktan geçmelidir. Tüm çaba Google'ın web sitenizi nasıl gördüğü, kullanıcıların satış kanalınızla nasıl etkileşimde bulunduğu ve oraya vardıklarında ne yaptıkları ile ilgilidir. Bu durum, tüm süreçleri kapsayan pazarlama stratejileri oluşturmakla ilgilidir.
Sektördeki yeni başlayanlar genellikle yukarıda tartışılan basit hataları yapma eğilimindedir. Ancak biraz araştırma ve farkındalık ile bu engelleri aşabilir ve satış kanallarınızın çekiciliğini son derece artırabilirsiniz. Markanızı dijitalde büyütmek istiyorsanız bu basit ama tehlikeli e-ticaret hatalarını yapmaktan kaçının. E-ticarette doğru yol almanızla ilgili yapmanız gerekenlerden ve pazarlama stratejilerinden en iyi şekilde yararlanmak, işinizi katlanarak büyütmenize yardımcı olacaktır.
